Kokain testi için yeni yöntem keşfedildi
Ticari olarak temin edilebilen bu kimyasal test kitleri, kamu kurumları tarafından on yıllardır yoğun bir şekilde kullanılmaktadır, ancak bu testlerin temelini oluşturan kimya, bazı durumlarda pek işe yarayamamaktadır. Sonuç olarak, özellikle yasadışı bazı uyuşturucu maddeler ortaya çıktıkça, özgüllük açısından giderek daha fazla zorlanılmaktadır.
Tozlar içindeki birkaç uyuşturucunun karışımı, hatalı bir pozitif okuma verebilir, bu da kontrol edilen maddelerin tespit edilmemesine neden olabilir.
Buna cevaben, Dr. Adegoke, şüpheli kokainin diğer sensör bileşenleri ile karıştırılmadan önce bırakıldığı bir tampon çözeltisini kullanmıştır. İki dakika içinde, kokaine özgü açık bir renk değişimi görülmüştür. Çeşitli maddelerin ve uyuşturucuların varlığı, kokaine seçiciliğini gösteren sensöre hiçbir şekilde etkide bulunmadı.
Dr. Adegoke, “Bu projeye başlarken, kontrol edilen maddelerin tespit edilmesindeki bazı zorlukların üstesinden gelmeye çalışıyorduk, bunlardan biri, birkaç farklı bileşiğin varlığından kaynaklanan kokain için yanlış pozitif okumalardı".
"Bu test kokaine çok özgü. Kokainin kendine has kimyasal yapısından yararlanıyor ve sensördeki kimyasallar diğerlerine kıyasla etken madde ile güçlü bir yakınlığa sahipler.
“İdrarda kokain tespitini içerebilecek bir çalışması yapmayı umuyoruz, tıp uzmanlarının buna ilgisinin olacağını düşünüyoruz".
LRCFS personeli tarafından geliştirilen yöntem, kokainin varlığını tespit etmek için yeni bir hibrit floresan nanozim peroksidaz mimik katalitik sensör kullanmaktadır. Nanozimler, doğal enzimlerin, canlılarda reaksiyonları hızlandıran ve kolaylaştıran proteinlerin özelliklerini taklit etmek için sentetik olarak üretilen nanomalzemelere dayalı enzim taklitçileridir.
Dr. Adegoke, "Hibrit nanozimler, adli bilimlerde uygulama için büyük umut vaat ediyor. Bu çalışma, adli tıp alanındaki diğer hedeflerin tespitinde kullanılabilecek mükemmel bir kolorimetrik sensör tekniğidir."